Zamansız sayılacak eserlerden biri olan Prestij, 2006 yılı ABD ve Birleşik Krallık ortak yapımı bir filmdir. Yapımlarıyla değer gören ve beğenilen Christopher Nolan bu filmde de farkını ortaya koyuyor, hikayeyi kendi becerisiyle yönettiği zaman akışının cazibesiyle harmanlayarak seyirciye etkileyici ve keyifli saatler vaat ediyor.

Film 1995 yılında yazılmış Christopher Priest’ın aynı adlı eseri “The Prestige”den uyarlamadır. Hikaye Viktorya Dönemi’nde, 19. yüzyıl İngiltere’sinde geçmektedir. Yönetmenin asıl derdi dönemi yansıtmak olmasa da görüntü yönetmenliği döneme ait yeterli bir görsel sunum yapıyor. Gotik ve mistik tarz sahnelere hakim bir şekilde gözler önüne seriliyor.

Filmin senaristi ise Christopher Nolan ile daha önce de çalışmış olan senarist Jonathan Nolan’dır. Kendisi ayrıca Christopher Nolan’ın kardeşidir. Filmin oyuncu kadrosu da henüz izlememiş biri için bile tatmin edici. Çünkü isimler daha önceden kendini kanıtlama yoluna zaten girmiş oyunculardan oluşuyor. Başroller de kendisini X-men olarak tanıdığımız Hugh Jackman ve yine bir Christopher Nolan yapımı olan “Kara Şövalye Üçlemesi” filmlerinde Batman’i canlandıran Christian Bale yer almaktadır. Yardımcı karakterlerde yine tanıdığımız isimler yer almaktadır. Michael Caine, Scarlett Johansson ve David Bowie gibi ünlü isimler yetenekleriyle karşımızdalar. Film IMDB sitesinde 10 üzerinden 8.5 puana sahiptir.

Filmin hikayesi birlikte çalışan, idealist iki genç sihirbazı iki düşmana dönüştürecek olan korkunç bir trajediyle başlıyor. Hikaye boyunca, yaşanılan korkunç olayda tam olarak suçlunun kim olduğu konusunda seyirci de kararsız kalmaktadır. Karakterlerin kendi sorgulaması duraksamadan devam eder ama bu sorgulama sadece bir düşünce olarak kalmaz, karşılıklı bir rekabete dönüşür. Karakterleri de birbirinden farklı ölçülerde dönüştürür.

Filmin Konusu

Film hikaye boyunca Viktorya Dönemi’nde gerçekten saygı duyulan bir meslek olan sihirbazlığı da anlatır. Sihir anlatılan şekliyle üç aşamalıdır. Vaat, dönüm noktası ve prestij. Vaat, adlandırıldığı gibi sihirbazın seyirciye bir vaat sunduğu ve onu beklentiye düşürdüğü bölümdür, bu bölümde sihirbazın hem iyi bir sahne adamı, hem sunucu hem de iyi bir oyuncu olması gerekmektedir. Dönüm noktasında sihirbaz sunumuna devam eder ve izleyiciye sihrinde kullanacağı malzemeleri tanıtır. Aslında beklenenin gerçekleşmemesi için mevcut olan sebepleri gözler önüne serer. Son aşama olan Prestij ise sihri, sihir yapan aşamadır. Çok önemlidir ve olumlu ya da olumsuz seyirciden gelecek olan büyük bir tepkiye sebep olacak asıl kısım budur. Prestij vadettiğini gerçekleştirme aşamasıdır. Başka bir deyişle beklentiyi karşılama aşamasıdır.

Filmde güzel bir detay olarak Nikola Tesla karakteri yer almaktadır ve karakteri David Bowie canlandırmaktadır. Tesla çağ ötesi fikirleri olan engin bir mühendisti. Ancak insanlığa hizmet etmek idealiyle geliştirdiği fikirleriyle yaşantısında sermayedarları karşısına almış ve yalnızlaştırılmıştır. Kendisinin Kablosuz Enerji İletimi projesi üzerine çalışmasından küçük kesitler filmde yer almaktadır.

Filmde Tesla’nın Edison ile aralarında geçenlerden hiç bahsedilmese de, Tesla karakterinin bu hikayede yer almasının hikayenin özünün iki sihirbazın rekabeti olması sebebiyle çok yerinde ve vurucu olduğunu düşünen izleyiciler de vardır. Yaşantısı boyunca meslektaşlarından ve yatırımcılardan gerekli desteği görememiş olan Tesla’nın değeri günümüz dünyasında anlaşılmıştır ve hala bilim insanları onun notlarına dair detaylı incelemeler yapmaktadır. Filmde Sihirbaz Angier’in bir sihri için ona yardımcı olacak makineyi tasarlar.

“Bırakın doğruları gelecek söylesin ve herkesi eserlerine ve başarılarına göre değerlendirsin. Bugün onların olsun; ama uğrunda çok uğraştığım gelecek, benimdir.” – Nikola Tesla

Teşekkürler…


Film Önerileri kategorisinde bulunan diğer içerikleri de okumanızı tavsiye ederiz!