Üstün Teknolojik Güç

   Çokuluslu işletmeler üstün teknolojik yapıları ile gittikleri ülkelerde üretim, pazarlama, hizmet ve yönetim konusunda etkin olabilirler. Bu durum rekabetçi üstünlüğü getirmektedir. Haberleşme ve fon transfer konusunda Citibank‘ın, bilgisayarda IBM‘in, uçak endüstrisinde Boeing‘in, kimyasal işletmelerde Dupont’ın, hazır yiyecekte McDonalds’ın üstünlüğü örnek olarak verilebilir.

Marka İmajı Sağlamaları

   Çokuluslu işletmelerin çoğunluğu marka imajı yarattıklarından dünyadaki değişik ülkelerde bilinmektedirler. Bunun sonucunda dünya markası olmuşlardır. IBM, Benetton, Philips, Sony, Ford, Bosch, HP, Fijutsu, Siemens gibi işletmeler bütün ülkelerde tanınmaktadırlar. Bu işletmeler ürettikleri mallarda çok az değişiklik yaparak veya hiç değişiklik yapmadan mallarını her ülkede satabilir ayrıca tanınmış olmalarının getirdiği üstünlükle yüksek fiyat uygulayabilirler.

Bilgi Sağlamada Üstünlük

   Çokuluslu işletmeler global düşünce ve bilgi sistemlerinin desteğiyle geniş bir bilgi alan ağıyla başarılı olmaktadırlar. İki konuda çalışma yapmaktadırlar. İlk evrede bilgilerin doğru ve güvenilir kaynaktan sağlayarak bilgileri veri haline dönüştürmek ve veri tabanı hazırlamak söz konusudur. Dış ülkelerde fırsatların analiz edilmesi sağlanır. İkinci evrede bu bilgilerin yardımıyla yeni pazar imkanları sağlamak ve değişik biçimlerde faaliyet gösterilecek yeni ülkeler seçmek söz konusu olabilmektedir.

Finansal Kolaylıklar Sağlaması

   Çokuluslu işletmeler büyüklüklerinin sağladığı imkânlarla, düşük faizli ve uzun dönemli finansal kredilerden yararlanabilirler. Düşük maliyetli kredi bulmaları rekabet açısından kendilerine üstünlük sağlayabilir.

Risklerin Dağıtılması Sağlanır

   Çokuluslu işletmeler çeşitli ülkelerde faaliyet gösterdiklerinden bazı bölgelerde yeteri kadar kâr elde edemeyebilirler veya zarar ederler. Bu zararların kârlı bölgelerden elde edilen kârlarla giderilmesi mümkün olabilir. Ülkelerin birbirleriyle zarara girmeleri sonucunda tesisleri kapatmak veya başka bir ülkeye taşımak zorunda kalabilirler. Bu durumda riski azaltmak söz konusudur.

Yönetsel Tecrübe ve Bilgi

   Çokuluslu işletmeler benzer şekilde farklı ülkelerde faaliyet gösterdiklerinden bilgi ve tecrübe birikimi sağlar. Elde ettikleri bilgi ve tecrübeyi çoğunlukla başka ülkelerdeki girişimlerine uygulayabilirler. Örnek olarak bir Japon işletmesi Japonya’da kazandığı bilgi ve tecrübeyi bir diğer ülkede uygulayabilir.

Çokuluslu İşletmelerin Karşılaştıkları Sorunlar

Yabancı Düşmanlığı

   Çokuluslu işletmeler özellikle gelişmemiş ülkelerde çoğu zaman istenmemekte, kapitalist sömürünün bir uygulaması olarak görülmektedirler. Bu ülkelerde Ksenefobi (yabancı düşmanlığı) çok yaygındır. Çokuluslu işletmelerin az gelişmiş ülkelere sağladıkları bütün üstünlükler yok sayılmakta ve sömürücü olarak bakılmaktadır.

Kültürel Farklılıklar

   Çokuluslu işletmeler değişik ülkelerde faaliyet gösterdiklerinde bir bakıma değişik kültürel ortamlarda iş ilişkileri yürütüyor denilebilir. Ana ülkeden bir başka ülkeye giden yönetici çoğunlukla kültür şokuyla karşılaşmaktadır. Bu sorun ülkelerin genel kültürleriyle ilgili olarak ortaya çıkmaktadır. Değişik kültürlerde spor, temizlik koşulları, trafik, yemek alışkanlıkları, görü kuralları, dini alışkanlıklar, dini bayramlar, cenaze törenleri gibi kültürel yapı çok farklıdır. Ayrıca iş kültürü diğer bir deyişle örgüt kültürü çok farklıdır. İşletmede iş görme biçimleri, çalışma koşullarına uyma, iş etiği farklıdır. Bu durumlar başarısızlığa neden olabilir.

Yasal Uygulamaların Farklı Oluşu

   Çokuluslu işletmeler değişik yasal sistemlerde çalıştıklarında yasalara ters düştükleri olmaktadır. Kendi ülkelerinde suç olmayan bir konu diğer bir ülkede suç olabilmektedir. Çokuluslu bir lastik işletmesi aleyhine Almanya’da mallarının rakiplerinin mallarından daha iyi olduğuna dair yaptığı reklam nedeniyle dava açılmıştır.

Yabancı Ülke Uygulamaları

   Çokuluslu işletmeler çok sayıda ve çok farklı özellikteki ülkelerde faaliyet gösterdikleri için, her ülkede ekonomik olan veya olmayan hususlarda, çokuluslu işletmenin kendi ülkesinde olmayan uygulamalarla karşı karşıya kalabilmektedirler. Çokuluslu işletmenin, bu uygulamalara uyum sağlayamaması birçok sorun yaratmaktadır. Ayrıca gelişmemiş ülkelerde devlet kontrolü ve bazı engeller çıkartılması çokuluslu işletmenin üretimini ve pazarlamasını olumsuz etkileyebilir. Brezilya’da Pepsi Cola ve Coca Cola işletmelerinde tatlandırıcı olarak kullanılmakta olan espartan ve sakarin yerine, o dönemde Brezilya sağlık bakanlığından gelen baskılar sonucunda Brezilya’da satılacak bütün diet meşrubatlarda Güney Amerika Stevid bitkisinden elde edilen bir tatlandırıcı olan Stevioside’nin kullanılması gündeme gelmişti. Bu durum kolalı içecek satan işletmelerin planlamalarına büyük darbe indirmiştir.

Kaynaklar

Philip Kotler, Küresel Pazarda Büyümenin 8 yolu,2017, 2. Baskı

Stephen H. Hymer, Çeviren; Fahri Bakırcı, Çok Uluslu Şirket


Ekonomi kategorisinde bulunan diğer içerikleri de okumanızı tavsiye ederiz!

Etiketler:

Yazar Hakkında

Arif TAN

Lisans, Dokuz Eylül Üniv. - Makine Mühendisliği Yüksek Lisans, Marmara Üniv. - MBA Doktora, Zürih Üniv. - Ekonomi (Halen) 19.10.1987 Antalya doğumluyum. Çeşitli dergi, kurum ve kuruluşlarda yazarlık yapmaktayım.

Tüm Makaleleri Göster