Çokuluslu işletmeler ülke dışına giderek ülkeler yarar elde etmekte, bazen de zorluklarla karşılaşmaktadırlar. Aynı zamanda hem gittikleri ülkelerde yararlar sağlarken diğer taraftan da onlara sıkıntı vermemektedirler, bunları dört başlıkla inceleyelim.

Çokuluslu işletmelerin ülke dışında faaliyet gösterdiklerinde elde ettiği üstünlükler

Üstün teknolojik güç:

   Çokuluslu işletmeler üstün teknolojik yapıları ile gittikleri ülkelerde üretim, pazarlama, hizmet ve yönetim konusunda etkin olabilirler. Bu durum rekabetçi üstünlüğü getirmektedir. Haberleşme ve fon transfer konusunda Citibank‘ın, bilgisayarda IBM‘in, uçak endüstrisinde Boeing‘in, kimyasal işletmelerde Dupont’ın, hazır yiyecekte McDonalds’ın üstünlüğü örnek olarak verilebilir.

Marka imajı sağlamaları:

   Çokuluslu işletmelerin çoğunluğu marka imajı yarattıklarından dünyadaki değişik ülkelerde bilinmektedirler. Bunun sonucunda dünya markası olmuşlardır. IBM, Benetton, Philips, Sony, Ford, Bosch, HP, Fijutsu, Siemens gibi işletmeler bütün ülkelerde tanınmaktadırlar. Bu işletmeler ürettikleri mallarda çok az değişiklik yaparak veya hiç değişiklik yapmadan mallarını her ülkede satabilir ayrıca tanınmış olmalarının getirdiği üstünlükle yüksek fiyat uygulayabilirler.

Bilgi sağlamada üstünlük:

   Çokuluslu işletmeler global düşünce ve bilgi sistemlerinin desteğiyle geniş bir bilgi alan ağıyla başarılı olmaktadırlar. İki konuda çalışma yapmaktadırlar. İlk evrede bilgilerin doğru ve güvenilir kaynaktan sağlayarak bilgileri veri haline dönüştürmek ve veri tabanı hazırlamak söz konusudur. Dış ülkelerde fırsatların analiz edilmesi sağlanır. İkinci evrede bu bilgilerin yardımıyla yeni pazar imkanları sağlamak ve değişik biçimlerde faaliyet gösterilecek yeni ülkeler seçmek söz konusu olabilmektedir.

Finansal kolaylıklar sağlaması:

   Çokuluslu işletmeler büyüklüklerinin sağladığı imkanlarla, düşük faizli ve uzun dönemli finansal kredilerden yararlanabilirler. Düşük maliyetli kredi bulmaları rekabet açısından kendilerine üstünlük sağlayabilir.

Risklerin dağıtılması sağlanır:

   Çokuluslu işletmeler çeşitli ülkelerde faaliyet gösterdiklerinden bazı bölgelerde yeteri kadar kâr elde edemeyebilirler veya zarar ederler. Bu zararların kârlı bölgelerden elde edilen kârlarla giderilmesi mümkün olabilir. Ülkelerin birbirleriyle zarara girmeleri sonucunda tesisleri kapatmak veya başka bir ülkeye taşımak zorunda kalabilirler. Bu durumda riski azaltmak söz konusudur.

Yönetsel tecrübe ve bilgi:

   Çokuluslu işletmeler benzer şekilde farklı ülkelerde faaliyet gösterdiklerinden bilgi ve tecrübe birikimi sağlar. Elde ettikleri bilgi ve tecrübeyi çoğunluklar başka ülkelerdeki girişimlerine uygulayabilirler. Örnek olarak bir Japon işletmesi Japonya‘da kazandığı bilgi ve tecrübeyi bir diğer ülkede uygulayabilir.

Çokuluslu işletmelerin karşılaştıkları sorunlar

Yabancı düşmanlığı:

   Çokuluslu işletmeler özellikle gelişmemiş ülkelerde çoğu zaman istenmemekte kapitalist sömürünün bir uygulaması olarak görülmektedirler. Bu ülkelerde Ksenefobi (yabancı düşmanlığı) çok yaygındır. Çokuluslu işletmelerin az gelişmiş ülkelere sağladıkları bütün üstünlükler yok sayılmakta ve sömürücü olarak bakılmaktadır.

Kültürel farklılıklar:

   Çokuluslu işletmeler değişik ülkelerde faaliyet gösterdiklerinde bir bakıma değişik kültürel ortamlarda iş ilişkileri yürütüyor denilebilir. Ana ülkeden bir başka ülkeye giden yönetici çoğunlukla kültür şokuyla karşılaşmaktadır. Bu sorun ülkelerin genel kültürleriyle ilgili olarak ortaya çıkmaktadır. Değişik kültürlerde spor, temizlik koşulları, trafik, yemek alışkanlıkları, görgü kuralları, dini alışkanlıklar, dini bayramlar, cenaze törenleri gibi kültürel yapı çok farklıdır. Ayrıca iş kültürü diğer bir deyişle örgüt kültürü çok farklıdır. İşletmede iş görme biçimleri, çalışma koşullarına uyma, iş etiği farklıdır. Bu durumlar başarısızlığa neden olabilir.

Yasal uygulamaların farklı oluşu:

   Çokuluslu işletmeler değişik yasal sistemlerde çalıştıklarında yasalara ters düştükleri olmaktadır. Kendi ülkelerinde suç olmayan bir konu diğer bir ülkede suç olabilmektedir. Çokuluslu bir lastik işletmesi aleyhine Almanya’da mallarının rakiplerinin mallarından daha iyi olduğuna dair yaptığı reklam nedeniyle dava açılmıştır.

Yabancı ülke uygulamaları:

   Çokuluslu işletmeler çok sayıda ve çok farklı özellikte ülkede faaliyet gösterdikleri için her ülkede ekonomik olan veya olmayan birçok konuda, ülkesinde karşılaşmadıkları uygulamalar söz konusu olmaktadır. Çokuluslu işletmenin bu uygulamalara uyum sağlaması birçok sorunlar yaratmaktadır. Gelişmemiş ülkelerde devlet kontrolü ve bazı engeller çıkarılması çokuluslu işletmenin üretimini ve pazarlamasını olumsuz etkileyebilir. Brezilya’da Pepsi Cola ve Coca Cola işletmelerine tatlandırıcı olarak kullanılmakta olan espartan ve sakarin yerine o dönemde Brezilya sağlık bakanlığından gelen baskılar sonucunda Brezilya’da satılacak bütün diet meşrubatlarda Güney Amerika Stevid bitkisinden elde edilen bir tatlandırıcı olan Stevioside’nin kullanılması gündeme geldi. Bu durum gazlı içecek satan işletmelerin planlamalarına büyük darbe indirmiştir.

Çokuluslu işletmelerin faaliyet gösterdikleri ülkeye sağladığı yararlar

   Çokuluslu işletmeler teknoloji transferi sağlarlar. Çokuluslu işletme devamlı olarak geliştirdiği teknolojiyi faaliyet gösterdikleri ülkelere transfer etmektedir. Üretim tekniklerinde olduğu kadar yönetim bilgi sistemlerinde ve pazarlama tekniklerinde de olabilir. Az gelişmiş ülkelerin en önemli iki eksiğinden biri olan teknoloji çokuluslu işletmeler tarafından özellikle az gelişmiş ülkeye yarar sağlamaktadır.

   Çokuluslu işletmeler sermaye akışını sağlarlar. Gelişmemiş ülkelerde teknoloji kadar sermaye yetersizliği de söz konusudur. Geniş çapta sermaye imkanları olan çokuluslu işletmeler çeşitli ülkelerde sermaye yatırımı yapmaktadırlar.

   Çokuluslu işletmeler üretim kalitesini yükseltirler. Çokuluslu işletmeler kaliteli mallar sunarak bir taraftan yerel işletmelerin toplam kalite anlayışına ulaşmasını sağlar diğer taraftan tüketici zevk ve tercihlerinin değişimini sağlar.

   Çokuluslu işletmelerin istihdam etkisi, az gelişmiş ülkelerde yatırım azlığı nedeniyle istihdam açığı fazladır. Ülkemizin de en önemli sorunlarından biri işsizlik oranın yüksekliğidir.

   Çokuluslu işletmelerin yatırım yapılan ülkenin ödemeler bilançosu üzerinde etkili olmaktadır. Çokuluslu işletmelerin gelişmemiş ülkelerde ithal ikamesi sağlayarak bu ülkelerde döviz tasarrufu sağlamalarına yardımcı olurlar. Çoğunlukla ileri teknoloji konusunda yatırım yapan çokuluslu işletmeler daha önce ithal edilen malların ülkede üretilmesini sağlarlar.

Çokuluslu işletmelerin faaliyet gösterilen ülkeler üzerindeki olumsuz etkileri

   Çokuluslu işletmeler yeni sömürge sisteminin bir aracı olarak görülmekte ve ülkelerin bütünlüğünü tehlikeye sokan bir hareket olarak görülmektedir. Burada düşünülen nokta çokuluslu işletmelerin ekonomik açıdan kolonileşme sağlayacağıdır.

   Çokuluslu işletmelerin rekabete etkisi, çokuluslu işletmeler faaliyet gösterilen ülkede monopolcü bir davranış içine girmekte bu durumu işletme satın alma ve şirket evlilikleriyle pekiştirmektedirler. Bunun sonucunda tüketicilerin olumsuz etkilenmesi söz konusudur.

   Çokuluslu işletmelerin ödemeler dengesindeki olumsuz etkileri, çokuluslu işletmeler yalnız yerel tüketim için mal üretirse ödemeler dengesi üzerinde olumlu bir etki yaratmaz.

   Çokuluslu işletmelerin kültürel yapıya olumsuz etkileri, çeşitli ülkelerde kültürel davranışlar uzun bir dönemde sağlanır. Kültürel alışkanlıklar kazanıldığından itibaren kalıcı özellik arz eder. Çokuluslu işletmeler uyguladıkları teknolojiler ve getirdikleri yenilikler ile insanların alışkanlıklarını değiştirmektedir. Sonuçta tıraş olan erkekler önce tıraş köpüğü daha sonra elektrikli tıraş makinası kullanma alışkanlığı kazandılar.

   Çokuluslu işletmeler gittikleri ülkede monopolcü davranışlar göstermektedirler. Özellikle tek oldukları ve ürettikleri mallara bağımlılık kazandırdıktan sonra kendi çıkarları doğrultusunda fakat tüketicilerin istismar edilmesine yönelik davranışlarda bulunmaktadırlar.

Çokuluslu işletmeler özellikle ülkelerinde çeşitli şekilde eleştirilmekte ve ateş hattında bulunmaktadırlar. Bazı konularda eleştiri ve karşı görüşleri inceleyelim.

   İşlerin ülke içinde azaldığını ileri süren görüşler: Özellikle sendikaların ülke içinde işlerin önemli ölçüde azaldığıyla ilgili olan ve ülke içi ücret dengesini bozduğu iddiaları yer almaktadır. Yatırımların ülke dışında olması ve dolar temelinde düşük ücretlerin olduğu ülkelerde yer alan faaliyetler ülke içinde çalışanlar açısından olumsuzluk yaratmaktadır. Özellikle giyim, ayakkabı, bisiklet, radyo gibi ürünleri üreten işletmeler İngiltere ve Amerika yatırımlarını Singapur, Kuzey Kore gibi Asya ülkelerine kaydırdı.

   Çokuluslu işletmelerin ülke dışında düşük maliyetli mal üretip bunları ülkeye ithal etmeleri ile ilgili görüşler: ülke dışında ABD işletmesi tarafından üretilen mallara döviz ödenmekte bu durum ABD ödemeler dengesini olumsuz etkilemektedir. Ancak burada önemli olan nokta ABD işletmeleri tarafından üretilen malların ancak % 10‘u ülkeye ithal edilmektedir. ABD üretilen malların dörtte üçü çokuluslu işletmelerin yan kuruluşlarına gitmektedir.

Özet

   Çokuluslu işletmeler dünyada önemli bir güç haline geldiğinden beri bilimsel açıdan araştırılması devamlı gündemdedir. Bu işletmeler aşırı derecede büyüyerek ülke dışında kâr aramakta ve riskleri yüklenmektedir. Üretim, finansman ve pazarlama faaliyetleri uluslararası düzeyde yer almaktadır. Bu işletmeler tek bir düzen içinde çalıştığı halde uluslararası düzende çeşitli ekonomik yapı, satın alma alışkanlıkları, yasal uygulamalar, vergi yasaları farklıdır. Ülke içindeki paydaşlar ile uluslararası düzeydeki paydaşlar farklıdır. Çevresel baskı grupları çeşitli ülkelerde farklı davranışlar göstermektedir.

Kaynaklar

Prof. Dr. İnan Özalp, Uluslararası İşletmeler ve Yönetim Stratejileri Global Bir Yaklaşım, 2012

Melik Muhammet Kabar, Uluslararası İşletmelerde Yönetim-Organizasyon Politikaları ve Stratejiler

Dr. Funda Yalım, Uluslararası İşletmecilik

Stephen H. Hymer, Çeviren, Fahri Bakırcı, Çok Uluslu Şirket

Warren J. Keegan, Mark C. Green, Global Marketing (8. Baskı)


Ekonomi kategorisinde bulunan diğer makaleleri de okumanızı tavsiye ederiz!

Yazar Hakkında

Arif TAN

Lisans, Dokuz Eylül Üniv. - Makine Mühendisliği Yüksek Lisans, Marmara Üniv. - MBA Doktora, Zürih Üniv. - Ekonomi (Halen) 19.10.1987 Antalya doğumluyum. Çeşitli dergi, kurum ve kuruluşlarda yazarlık yapmaktayım.

Tüm Makaleleri Göster