Geçmişimizi değiştirme gücünüz olsaydı dünya nasıl olurdu? Zaman kavramının boyutlanabilir şekilde tasvir edilmesi  “Zamanda yolculuk mümkün mü?” sorularını akıllara getirmiştir. Peki filmlere konu olan zamanda yolculuk gerçekte mümkün mü?

“ZAMAN KAVRAMI ASLINDA VAR OLMAYABİLİR.”

-Matematikçi Marcus du Sautoy

Fizikçiler, modern bilim anlayışının devreye girmesiyle dünya üzerinde dört boyut olduğunu kabul etmiştir. Matematikçilere göre ise evren boyutu sonsuzdur. Bu görüşlerden önce dünyanın üç boyuttan ibaret olduğu sanılıyordu. Yükseklik, genişlik ve uzunluk…

İnsan hareketi üç boyutta gerçekleşir. Cisimlerin hareketi dünyada her yönde mümkün sayılır. Buna dayanarak zaman kavramını açıklamak istersek zamanı ileri yönde hareket eden, tek bir boyut şeklinde açıklayabiliriz. Fizik dünyasında zamanın geri akmadığı ispat edilmemesine rağmen zamanı hep ileri yönde kabul ederiz. Ezber bozan çalışmaları ile ünlenen bilim insanı Einstein bu konuda izafiyet teorisini ortaya koymuştur. Bu teori çarpıcı bir gerçeği gözler önüne sermektedir. Einstein’in denklemi hareketin geriye döndürülebilirliğini mümkün kılmıştır. Sonuç olarak teoride hareketler geri döndürülebilir.

Zamanda yolculuk dediğimiz olay cismin zamanda belli iki nokta arasındaki hareketinden ibarettir. Einstein’e göre dördüncü boyut zamandır. Einstein’in Görelilik Teorisinde, zaman herkes için aynı akmaz. Bunu açıklamak için biri ışık hızında hareket eden, diğeri ise durağan iki gözlemci düşünelim. Hareketli gözlemciye göre zaman, durağan gözlemciye göre akan zamandan daha yavaş akar. Örneğin ışık hızında geçen bir yıl, dünya üzerinde çok fazla yılla ifade edilir. Boyut konusunda da bir farklılık ortaya çıkar. Hareketli cisim, durağan cisme göre, hareket doğrultusunda kısalmış gözükür.

Teoride zaman içindeki hareket mümkün kılınsa da gerçekte bunu başarabilen olmamıştır. Bir gün zamanda yolculuğu başarabilen bir insan olursa bir çok paradoks içinde kalabilir. Örneğin yazgı paradoksu, büyükbaba paradoksu ve ontoloji paradoksu gibi.

Zamanda hareket eden bir yolcunun geçmişte yaptığı her şey gelecekte değişimlere sebep olacaktır. Bu konuda ortaya atılmış Yazgı Paradoksu’na göre zaman yolcularının zaten geçmişte olması gerekir. Geçmiş için bu yolcular büyük önem taşır. Çünkü yolcular geleceğin yönlendiricileridir ve zaten gerçekleşmesi gerekene sebep olurlar. Yazgı dışındaki bir duruma sebep olamadıkları için geleceği değiştiremezler.

Büyükbaba paradoksu; zamanda geriye giden bir yolcu büyükbabasının ölmesine neden olursa, gelecekte kendisi de hiç doğmamış olacaktır. Hiç doğmamış bir kişinin, bir insanın ölümüne sebep olması da imkansızdır. Bu kısır döngü sonsuza kadar devam eder.

Zamanda yolculuk yıllarca insanların ilgisini çekmiş en popüler konulardan birisi olmuştur. Şu an icat edilemeyen zaman makinesi, aslında gelecekte de icat edilemeyeceğini gösterir. Çünkü teoriye göre zaman makinesinin hala varlığını merak ediyorsak bu gelecekte birilerinin zaman makinesi icat edemediğinden dolayıdır.

Kim bilir belki de zamanı henüz gelmediğinden dolayı hala varlığı merak ediliyordur.

Bilim kategorisinde bulunan diğer içerikleri de okumanızı tavsiye ederiz!