“Rüyalar bilinç dışına giden kral yoludur”

Hiç gerçekten garip bir rüya gördükten sonra arkasında gizli bir mesaj olması gerektiğini düşündünüz mü? Herkesin en az bir kere bir rüyanın etkisinden çıkamayıp anlamı üzerine düşündüğü olmuştur. Tıpkı bizim gibi psikoloji dünyası da neden rüya gördüğümüz ve rüyaların ne anlama geldiği üzerinde uzun yıllardır düşünüyor. Bazı psikologlara göre rüyalarımız uyurken meydana gelen rastgele beyin aktivitesi sonucu oluşurken, bazıları ise Sigmund Freud ve Carl Jung gibi insanların bakış açısını kabul eder. Bu bakış açısı bize rüyaların bilinçdışı istek ve arzularından oluştuğunu söyler.

Görünür ve Gizli İçerik Nedir?

Freud ve diğerleri rüyaların görünür içerik ve gizli içerik adında iki tür içeriğe sahip olduğunu öne sürdü. Bu teoriye göre görünür içerik rüyanın gerçek konusunu ifade ederken, gizli içerik ise bu sembollerin altında yatan anlamı ifade ediyor.

Örneğin, toplum içinde çıplak olduğunuz bir rüya gördüğünüzü hayal edin. Rüyanın gerçek hikayesi görünür içeriğidir. Ancak Freud rüyada görünür anlamından daha fazlası olduğunu öne sürmüştür. Freud’a göre rüyadaki gizli içerik maruz kalmaktan korktuğunuz, güvensiz hissettiğiniz veya başkalarının eksikliklerinizi fark edeceğinden korktuğunuz anlamına gelebilir.

Buz dağı metaforuyla bilinci ve bilinçdışını açıklayan Freud; suyun altında olan ve buzdağının görünmeyen kısmının bilinçdışını temsil ettiğini düşünüyordu. Rüyalar sayesinde bilinçten gizlenenleri anlamayı umuyordu.

Bazı Rüya Sembolleri Ne Anlama Geliyor?

Freud birçok farklı yerde, özellikle de Düşlerin Yorumu adlı kitabında rüyalar hakkında yazdı. Freud’a göre, rüyalarda sembollerle temsil edilen şeylerin sayısı çok değil: insan vücudu, ebeveynler, çocuklar, kardeşler, doğum, ölüm, çıplaklık ve diğerleri.

Bir bütün olarak kişi genellikle bir ev şeklinde temsil edilir. Pürüzsüz duvarları olan evler erkek ve balkonları olan evler kadın olabilir. Ebeveynler rüyalarda krallar, kraliçeler veya diğer saygın kişiler olarak görünür. Çocuklar ve kardeşler küçük hayvanlar veya haşarat olarak sembolize edilir.

Doğum neredeyse her zaman suya atıfla temsil edilir. Ya suya dalar ya da sudan tırmanır, birini sudan kurtarır ya da sudan kurtarılır (o kişi ile anne benzeri bir ilişki olduğunu gösterir). Ölüm rüyalarda bir yolculukla değiştirilir; çıplaklık ise giyim, özellikle üniformalar ile sembolize edilir.

Bununla birlikte, en zengin sembol koleksiyonu cinsel yaşam alanı için ayrılmıştır. Erkek ve kadın organlarının sembolize edilmesi için birçok kavram olduğunu ifade etmiştir.  Bunun yanında mücevherler ve hazine sevilen bir kişiyi temsil edebilirken, tatlılar sıklıkla cinsel zevki ifade ediyor.

Tüm bunlar eğlenceli olsa da Freudyen bir rüya analizinin basit olmadığını unutmayın; hayallerin doğru bir yorumunu yapmak için dikkate alınması gereken faktörleri anlamak uzun yıllar alır.

Ve sonuçta, Freud’un bir zamanlar dediği gibi, “Bazen bir puro sadece bir puro.”

Psikoloji kategorisinde bulunan diğer içerikleri de okumanızı tavsiye ederiz!