Irkçı tutum, hem insanlık tarihinde hem de günümüz yaşantısında sıkça karşılaştığımız bir üstünlük ideolojisidir. Irksal bir grubun diğeri üzerinde hüküm sürme isteğini meşrulaştırma yoludur. Irkçılığı gerek toplumsal gerek bireysel düzeyde görmek mümkündür.

Irksal bir grubun kendisini üstün kılması ve yarattığı bu üstünlük inancına dayanarak gerçekleştirdiği eylemleri gibi bir birey de ırkçı ve ayrımcı davranışları benimsemiş olabilir. Bireyin ırkçı yaklaşımında grup mantığı görülür. Birey, bir grup üyesidir ve ırkçı ayrımcı davranışını diğer gruplara karşı sergiler.

Birey önyargılı bu yaklaşımını bir gruba yönelttiği söylemleriyle ifade edebilir ve bu söylemlerini meşrulaştıracağını düşündüğü destekleyici sebeplere başvurabilir. Bireyin söylemlerine bu şekilde işleyen ırkçı ve ayrımcı tutumu yine de birey ve bireyin bakış açısıyla sınırlandırarak yapılacak bir değerlendirme yetersiz ve yanıltıcı olur.

Irkçı tutumlar çevre etkisiyle birlikte yani siyasi ve sosyal bir bağlam içerisinde inşa edilir ve kurumsal hayatta bile etkilerini gösterir. Etnik kökeni sebebiyle işe alınmayan veya daha düşük bir ücret karşılığında çalışmaya layık görülen bir birey, yalnızca bahsi geçen kurum tarafınca mağdur edilmiş olmaz. Toplumca meşrulaştırılmış ve kabul edilmiş ırkçı ve ayrımcı görüş toplumun her parçasında baskın kesimlerce uygulanır.

Irkçı Tutumun Bireysel Seyri

Gaertner ve Dovidio, birey açısından ırkçı tutumu açıklarken çatışmayı temel alır. Modern ve eşitlikçi değerler ile olumsuz azınlık grubu algısını sürekli destekleyen önyargı biçimleri arasındaki çatışmaya dikkat çekerler. Bu çatışma bireyi bazı olumsuz duygularla karşı karşıya getirir.

Korku, huzursuzluk veya rahatsızlık gibi olumsuz duygular bireyde kendisini hissettirirken modern toplum yapısında gittikçe önemini artıran eşitlik gibi değerler de utanç ve suçluluk duygusunu ortaya çıkarır. Bu duygulardan kaçınmak isteyen birey, kendisini önyargıyla yaklaştığı gruplarla aynı ortamda bulunmaktan alıkoyar.

Irkçı Tutum ve Otoriter Kişilik Modeli

Adorno ve arkadaşları, Irkçı tutum ve otorite kavramlarını anlamaya ve açıklamaya çalışırken Hitler’e ve o dönem Almanya’sına odaklanmıştır. Burada öne çıkan temel konu, sıradan olarak nitelendirilen bireylerin aşırı ve abartılı emirlere itaat etme davranışının ortaya çıkışı olmuştur. Otoriter kişi veya otoriterlik kavramları da işte bu temel konunun açıklanmasında kullanmıştır. Adorno ve arkadaşlarının tanımıyla otoriter kişi veya otoriterlik, belli kişilik tiplerinin faşist ideolojiye yatkınlıklarını ifade etmiştir.

Otoriter kişilik teorisine göre katı bir disiplinin ve dogmatik fikirlerin hakim olduğu ailelerden gelen bireyler önyargılı olmaya daha yatkındır. Bu tip ailelerde yetişen bireyler, büyüdüklerinde aşırı savunmacı bir tutum sergilemekte ve bu aşırı savunmacılığın bir sonucu olarak da otoriter bir kişilik modeline sahip olmaktadırlar.

Aşırı katı ebeveynlere sahip bireyler, ebeveynlerine hiçbir şekilde yöneltemedikleri husumeti veya saldırganlığı farklı hedeflere yöneltirler. İşte bu yeni hedefin belirlenmesi sırasında birey, daha zayıf olanı seçme eğilimindedir. Yetişkinlik ile birlikte hedef, azınlık veya düşük statülü gruplar olmaya başlar. İşte bu noktada, otoriyeryenizm etnosentrizmle bağdaştırılmaktadır.

Yani kendi etnik ve kültürel grubunu üstün görme ve diğer etnik ve kültürel gruplardan iğrenme durumu olan etnosentrizm, cezalandırıcı ve sert davranışlarla büyütülen çocuklardaki çocukluk öfkesinin bir dışa vurumudur. İşte bu durumda birey, otorite figürlerine karşı uyumlu ve ittatkar iken başka etnik grup ve kültürlere karşı saldırgandır.

Bahsettiğimiz bu ırkçılık modeli, hem toplumda yaygın olarak görülen ırkçı tutumu bir kişilik bozukluğu olarak değerlendirmesiyle hem de ırkçı tutumu otoriter kişilik modeline dayandırmasıyla eleştirilere tabi tutulmuştur. Tüm eleştirilere rağmen ırkçı tutumu anlama yolunda atılmış önemli bir adım ve gerek kendimize gerek topluma bakışımızda gerekli bir sorgulamadır.

Kaynak

İstanbul Üniversitesi, Sosyal Psikoloji Ders Kitapçığı


Psikoloji kategorisinde bulunan diğer içerikleri de okumanızı tavsiye ederiz!