20 Temmuz 1969 tarihinde NASA, APOLL0 11 Komutanı Neil Armstrong’u aya indirerek bir tarih yazmıştı. O gün, belki de herkes için hayal gücünün ötesinde bir şeyin gerçekleştirildiği gündü. Şimdilerde ise uyandığımız her gün hayal gücümüzün ötesinde işlerle dolu oluyor.
20 Temmuz 1969 tarihinden sonra herkesi çok etkileyen bir diğer olay da 16 Ocak 2016 yılında yaşandı. Bu tarihte, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda görevli astronot Scott Kelly’ nin Twitter üzerinden paylaştığı bir fotoğrafla uzayda yetiştirilen ilk çiçeği gördük. NASA’nın yerçekimsiz ortamda bitki yetiştirmeye yönelik projeler gerçekleştirmektedir. Scott Kelly’nin paylaşımında görülen çiçek de bu projelerden biri kapsamında yetiştirilen Zinnia Çiçeği olarak adlandırılmaktadır.
Bu proje daha önce 16 Kasım 2015 tarihinde NASA’nın bir başka astronotu olan Kjell Lindgren ile başlamıştı. Diğer gezegenlere yapılacak derin uzay görevlerinde gıda ihtiyacını karşılaması amacıyla gerçekleştirilen sebze yetiştirme projeleri ile daha önce yerçekimsiz ortamda marul yetiştirilmişti. Yetiştirilen bu marulları astronotlar denenmiş ve Dünya’ya araştırma yapılması için göndermişti.
Ancak çevresel parametrelere ve özellikle ışık özelliklerine daha duyarlı olması, 80 gün gibi daha uzun bir büyüme süresine sahip olması, çiçek yetiştirmenin marul yetiştirmekten daha zor olduğunu göstermişti. Proje yöneticisi Trent Smith tarafından yapılan açıklamaya göre de bu bitkinin yetiştirilebilmesi domates bitkisinin de yetiştirilebileceğinin bir işaretidir.
Uzayda bitki yetiştirmenin aynı zamanda bir-iki yıl boyunca görev yapan astronotların psikolojisi için de iyi olacağı düşünülmektedir. Uzay istasyonunda bulunan paketlenmiş yiyecekler uzun ömürlü olmaktadır. Ancak yetiştirilen taze sebzelerin olduğu bölüme giren astronotların taze bitki kokuları ve tatları ile karşılaşmaları onları kesinlikle daha mutlu ve sağlıklı yapacaktır. Ayrıca astronotların bir öğünlük yemekleri bile binlerce dolara mal olmaktadır. Bu nedenle NASA, SpaceX gibi uzay kurumları uzayda bitki yetiştirilmesi, tarım yapılabilmesi gibi konulara büyük önem vermektedir.
Başka bir gezegende yaşayabilecek miyiz sorusu yerini sanırım yavaş yavaş ne zaman yerleşeceğiz sorusuna bırakıyor 🙂
Uzay kategorisinde bulunan diğer içerikleri de okumanızı tavsiye ederiz!
